28 Nisan 2016 Perşembe

musa'nın çocukları - ergün poyraz





kitaptan kısa bir bölüm... 

1980 yılında öldürülen necip kural adlı islamcı gencin cenaze töreni ardından liderliğini tayyip'in yaptığı , o tarihten beri danışmanı olan ve star gazetesi'ne el konulduktan sonra gazeteye danışman yapılan mehmet metiner , vakit gazetesi'nde medya kritik adlı sayfayı hazırlayan yılmaz yalçıner , amerika'da garip garip dini kitaplar yazıp her ramazam insanların kafasını bulandırmaya çalışan kürt dincisi edip yüksel ve ömer yorulmaz'ın bulunduğu yaklaşık dört yüz kadar genç , attıkları sloganların ardından namaz eylemi , namaz sonrası gözaltına alınıyorlardı burada tayip'in imdadına mttb (milli türk talebe birliği) ' ye girişinde yakınlaştığı mit tarafından koruma sağlanıyor ve ardından mahkemeye bile çıkmadan serbest kalıyordu . 

 tayyip'in kültür müdürlüğünü yaptığı milli türk talebe birliği'ne 1975 yılında kayıt olan ve tayyip'in msp gençlik kolları başkanlığı'ndan bu yana sürekli danışmanlığını yapan mehmet metiner , yaptıkları mitingleri şöyle anlatıyor : 

''iran'da ayetullah humeyni önderliğinde bir islam devrimi gerçekleştirilmişti . afganistan'da komünist darbeye ve rus işgaline karşı yaygın bir cihat hareketi başlamıştı . pakistan'da ziya ül-hak , butto'yu devirerek ülkeye şeriat rejimini getirdiğini açıklamıştı . bütün bu gelişmeler öz güvenimizi artırmış ve daha bir pervasız davranmamıza neden olmuştu . laik ve dinsiz devlete karşı cihad çağrılarımız sokaklara taşmıştı artık . 

mitinglerdeki sloganlarımız bile giderek cüretkar bir kimliğe bürünmüştü . erbakan hoca konuşurken hep bir ağızdan bağırırdık : ''vur de vuralım , öl de ölelim'' , ''erbakan , ziya , humeyni ! yaşasın islam birliği'' şeriata yönelik eleştirilere karşı hançeremiz yırtınırcasına bağırırdık : ''şeriat islam'dır , anayasa kur'an'dır''... 

 laik devlete ve laikçilere karşı üretilen sloganlar da ziyadesiyle açık bir hesaplaşmaya çağrı : ''laik devlet yıkılacak elbet , dinsiz devlet yıkılacak elbet'' ve arkdasından amacımızı ortaya koyardık şu sloganla : ''islami devlet kurulacak elbet'' amacımız şeriatı hakim kılmaktı . laik dinsiz devleti yıkıp yerine islam devletini kurmaktı . 

ülkede var olan haksızlıkların , yanlışlıkların ve vahşetin tek sebebi olarak , laik ve dinsiz devletin varlığını gösterirdik . o yüzden şeriatın gelmesiyle bütün kötülüklerin ve vahşetin sona ereceğine inanırdık . ''şeriat gelecek , vahşet bitecek'' miting meydanları bu sloganlarla inlerdi . yeni bir ruh ikilemine girmiştik . yeni bir süreç başlamıştı . ölmeye ve öldürmeye hazır olduğumuzu ilan etmekten kaçınmıyorduk...''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder